Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Eylül, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

İstiğfar Duası

En büyük düşman nefs ve işlediğimiz günahlardır. En yakın dost da tevbe istiğfardır.  İstiğfar Duası, önceden işlenmiş tüm günahlardan dolayı pişmanlık duyulduğunu ifade etmek ve tekrar aynı günahları işlemeyeceğine dair Cenab-ı Allah’a söz vermek amacı ile okunan bir duadır. Duayı okumadan önce gusül abdesti almak gerekir.(Gusül abdesti almak sünnettir.)Gusül abdesti aldıktan sonra Allah Rızası için 2 rekat huşu ile namaz kılınır. Namaz tamamlandıktan sonra yine canı gönülden aşağıdaki dua 3 defa okunur. İstiğfar Duası Okunuşu “Estağfirullah. Estağfirullah. Estağfirullahe’l-azîm el-kerîm, ellezî lâ ilâhe illâ hüve’l-hayyü’l-kayyûmü ve etûbü ileyhi, tevbete abdin zâlimin li-nefsihî, lâ yemlikü li-nefsihî mevten velâ hayâten velâ nüşûrâ. Ve es-elühü’t-tevbete ve’l-mağfirete ve’l-hidâyete lenâ, innehû, hüve’t-tevvâbü’r-rahîm.” İstiğfar Duası Anlamı: “Ya rabbi! Bu ana gelinceye kadar benim elimden, dilimden, gözümden, kulağımdan, ayağımdan ve bilerek veya bilmeyerek meydan...

Hz. Salih (a.s)

Kur'an-ı Kerîm'de adı geçen peygamberlerden biri. Semud kavmine gönderilmiştir. Allah Teala onu, önceki peygamberlerin getirmiş olduğu tevhid dininden sapıp kendilerine ilahlar edinen Semud kavmini uyarmak için bu kavme peygamber olarak göndermiştir. Ancak Semud kavmi, öteki azgın kavimlerde olduğu gibi onu dinlememişler ve eziyet ederek, yanlarından kovmuşlardır. Semud kavminin ileri gelenleri onunla alay ederek küçümsemeye çalışmış ve kendilerini tehdit ettiği azabın gelmesini istemişlerdir. Bunun üzerine Allah Teala, onları şiddetli bir şekilde cezalandırarak yok etmiştir. Salih (a.s)'in ve Semud kavminin kıssası sonraki nesillere ibret olsun diye Kur'an-ı Kerim'de yer almıştır. Hz. Hûd'un vefatından sonra, Semud'un torunları Kuzey Arabistan bölgesine yerleştiler. Kendilerine köşkler, saraylar inşa ettiler. Taşları oydular, onlara yeni şekiller verdiler. Köşklerini ve saraylarım bu şekillerle süslediler. Semud kavmi, tevhit inancını unutup All...

Hz. NÛH (a.s)

Allah Teala'ya ibadeti terkedip, tapınmak için kendilerine putlar edinen ve böylece yeryüzünde ilk defa fesada uğrayan bir kavmi tevhid akidesine döndürmek için gönderilen peygamber. "Ulul-Azm" peygamberlerin ilki olan Nuh (a.s)'ın, kavmini tevhide döndürmek için verdiği mücadele, Kur'an-ı Kerim'de uzunca zikredilmektedir. Adı, kırk üç ayrı yerde zikredilen Nuh (a.s)'ın kıssası, şu surelerde mufassal olarak ele alınmıştır: el-A'raf, Hûd, el-Müminûn, eş-Şuara, el-Kamer ve kendi adıyla adlandırılmış olan, Nûh suresi. Nûh (a.s), Adem (a.s)'dan yaklaşık olarak bin sene sonra gönderilmiştir. Bu zaman zarfında insanlar tevhid üzere olup, Allah Teala'ya şirk koşmaktan kaçınırlardı. İbn Abbas (r.a)'dan şöyle rivayet edilmektedir: "Adem ile Nuh arasında on asır vardır. Bu zaman zarfında insanların hepsi İslam üzere idiler" (İbn Sa'd et-Tabakatü'l-Kübra, Beyrut t.y, l, 42). İbn Abbas (r.a)'ın hadisinde, İslam üzere ...

Hz. İSA (a.s)

Hıristiyan dünyası Hazret-i İsa'nın doğumunun ikibininci yıldönümünü kutlamak için hazırlıklara başladılar. Onların inancına göre Hazreti İsa tam 2.000 yıl önce dünyaya gelmiş. Bu sebeple takvimi onun doğumuyla başlatırlar. Dolayısıyla "0" takvim başlangıcıdır. Peki bu tarih doğru mu? Bunun cevabını verebilmek için hıristiyanlığın temel kaynaklarına bakmak gerekmektedir. Ancak bunun için muazzam bir sabra sahip olunması gerekir. Zira hiç birinden detaylı bir bilgi elde etmenin imkanı yoktur. Piyasada bulunan incillerden birine göre Hazret-i İsa, MS. 6 tarihinde yapılan bir nüfus sayımında doğmuştur. Ancak aynı incile göre Hazret-i İsa, MÖ. 4'te ölen Herod'un iktidar yıllarında dünyaya gelmiştir, yani bu tarihten önceki yıllarda... Bu, aklımıza şu meşhur fıkrayı getirdi. Hıristiyanlar Hazret-i İsa'yı tanrı(!) olarak görürler. Onlara göre baba, oğul (İsa) ve Kutsal ruh üçlemesi bir olan tanrıyı simgeler. Bir gün bir manastırda kilise babası 10 yaş...

Hz. HÛD (a.s)

Kur'an-ı Kerim'de kıssası geçen peygamberlerden biri. Ad kavmine gelen Allah'ın rasülü A'raf, Hûd, Şuara ve Ahkaf surelerinde kendisinden bahsedilmektedir. Ad kavmine gönderilmiştir ki, Kur'an dışında diğer mukaddes kitaplarda bu kavimden sözedilmemektedir. (Abdulvahhab en-Neccar, Kasasu'l-Enbiya, Beyrut, ty., s. 49). Ad kavmi Hz. Nûh tufanından sonra putperestliğe dönen ilk kavimdir (İbn Kesîr, Kasasu'l-Enbiya, Beyrut 1982, l, 149) Hûd (a.s), Ad kavmi içinde soyu sopu şerefli bir kişiydi. Peygamberlikten önce ticaretle uğraşırdı, Hûd (a.s) orta boylu, esmer tenli, gür saçlı, güzel yüzlü idi. Adem (a.s)'a benzerdi. Zahid, muttakî ve ibadete düşkün idi. Cömert ve şefkatli idi; yoksullara bol bol sadaka verirdi (Hakim, el-Müstedrek, l, 563). Ad kavmi Arabu'l-aribe denilen Arabistan yarımadasına ilk yerleşen kavimlerdendir. Hadramevt'e ve Yemen'e kadar uzanan yurtlarda oturan bu kavmin yurtları otu, suyu, ve çeşitli nimetleri bol o...

Hz. İDRİS (a.s.)

Kur'an-ı Kerîm'de adı geçen peygamberlerden biri. Peygamberler silsilesininin ikinci halkasında bulunan İdris (a.s.) Kur'an-ı Kerîm'de adı geçmeyen Şit (a.s)'den sonra peygamber olmuştur. İdris (a.s) rivayetlere göre, beyaz tenli uzun boylu, geniş göğüslü, gür sakallı idi. Yürürken adımını kısa atar, önüne bakarak yürürdü. İlk kez astronomi ve hesap ilmini, geçmiş zamanların ilimlerini öğrenen İdris (a.s)'dır. Hz. İdris kavmini putlara tapmaktan şeytana ve Kabiloğullarına tarafgir olmaktan alıkoymuş, kendisine inanan az bir toplulukla Kabiloğullarıyla savaşmış ve onların bir çoğunu esir almıştır (bk. İbnu'l-Esir, el-Kamil, l, 62, 63). Hz. Peygamber (s.a.s) Miraç gecesinde semada Hz. İdris ile karşılaşmış, Cebrail (a.s)'a "bu kimdir" diye sormuş. Cebrail (a.s) "Bu İdris (a.s)'dır. Ona selam ver" deyince, Hz. Peygamber ona selam vermiştir. Hz. İdris selama mukabele ederek "hoş geldin safa geldin salih kardeş sali...

Ettehiyyatü

"Ettehıyyâatü lillahi vessalevâatü vettayibâatü esselâmüaleyke eyyühennebiyyü ve rahmetüllâhi ve berakâatühüü esselâamü aleynâa ve alâa ıbâadillâhis salihıyn   Eşhedü ellâa ilâahe illallâah ve eşhedü enne Muhammeden abdühüü ve rasüülüh", Manası Her türlü kavli, bedeni ve mali ibadetler Allah'a mahsustur. Ey şânı yüce Peygamber, selam ve Allah'ın rahmetiyle bereketleri senin üzerine olsun ve selam bizlere ve Allah'ın  sâlih kulları üzerine olsun. Ben şehadet ederim ve (yakinen bilirim) ki, Allah'tan başka hiçbir ilâh yoktur. Ve şehadet ederim ki Hazret-i Muhammed Allh'ın kulu ve Resûlüdür. 

Allahümme Salli

"Allahümme salli alâa Muhammedin ve alâa âali Muhammedin kemâa salleyte alâa ibraahiyme ve  alâa âali ibrahiyme  inneke  hamiydüm meciyd", Manası Allah'ım  Hz. Muhammed ve âline, Hz. İbrahim'e ve âline rahmet ettiğin gibi rahmet eyle

Rabbena Atina

"Rabbenâa âatina fiddünyâa hasenetev ve fil âahirati hasenetev ve kınâa  azâabennâar". Manası Ey Rabbimiz, bize dünyada ve ahirette iyi hal ver ve bizi o ateş azabından koru.

Rabbenâağfirlii

"Rabbenağfirlii ve livâa lideyye ve lil mü'miniyne yevme yekuumül hisâab". Manası Ey Rabbimiz, hesab günü geldiği zaman bizi mağfiret et. Anne ve babamı ve müninleri de mağfiret et.

Allahümme Barik

"Allahümme barik alâa Muhammedin ve alâa âali Muhammedin kemâa barekte alâa ibraahiyme ve  alâa âali ibrahiyme  inneke  hamiydüm meciyd" Manası Allah'ım  Hz. Muhammed ve âline, Hz. İbrahim'e ve âline mübarek kıldığın gibi mübarek kıl. 

Kur'an-ı Kerim'de Beş Vakit Namazın Bulunup Bulunmadığı

Belirli şartları taşıyan Müslümanlara günde beş vakit namazın farziyeti Kitap, sünnet ve icma ile sabittir. Beş vakit namazın eda edileceği vakitlere ve ne şekilde eda edileceğine Kur'an-ı Kerim'in bir kısım ayetlerinde mücmel olarak işaret olunmuş, bu işaretler Rasalüllah (s.a.)'in kavli ve fiili sünnetiyle açıklık kazanmıştır. Bilindiği üzere Kur'an-ı Kerim'deki mücmel emir ve hükümleri açıklama yetkisi, Onu insanlara tebliğle görevli olan Peygamber (s.a.) Efendimize aittir. O namazı bizzat kılarak ve Müslümanlara imam olup kıldırarak nasıl kılınacağını öğrettiği gibi bunların vakitlerini de göstermiştir. Gerek kılınış şekli, gerek vakitleri ile ilgili bu uygulama ameli tevatür o1arak, günümüze kadar devam etmiştir. Kur'an-ı Kerim' de beş vakit namaza mücmel olarak işaret eden ayetlerden Taha Süresinin 130 uncu ayetinde: "...Güneşin doğmasından önce de, batmasın dan önce de Rabbını övgü ile tesbih et. Gecenin bazı saatlerinde ve gündüzün ...

Allah'ın (cc) İsimleri

1) ALLAH: -Tüm isim ve sıfatlan kendinde toplayan yüce Allah'ın zatının, başka hiçbir varlığa verilemeyen ismidir. 2) RABB: Terbiye eden, yaratan, besleyen, mâlik, en mükemmel, sahip tutan ve idare eden anlamlarına gelir. Rabb ismi, yüce Allah'ın umûmî isimlerindendir. Âlemlerin devamını sağlayan yüce Allah, onların Rabbi'dir. Allah'ın her türlü eksiklikten münezzeh olan Rubûbiyeti ve O'nun neticesi olan terbiyesi, besleyip büyütmesi olmasaydı, kainatta ne varlıktan, ne de tekâmül'den hiçbir eser bulunmazdı. Eğer bir kemâlimiz, bir terbiyemiz, ölçülü bir şekilde doğmamız, büyümemiz, yaşamamız ve ölmemiz varsa bunlarda yüce Allah'ın Rab sıfatının yansımasını görmemek mümkün değildir. Bu âlemde görülen ve bilinen her şeyde yüce Allah'ın sıfatlarının belirtisi vardır. 3) RAHMAN: Allah'ın pek merhametli, çok rahmet sahibi olması anlamlarına gelen bir sıfat ismidir. Sıfat ismi olmakla beraber, bu ismin Allah'tan başkasına verilmesi uygun görülmez...

Fatiha Suresi

Elmalı Meali Mekke döneminde inmiştir. Yedi âyettir. Kur’an-ı Kerim’in ilk sûresi olduğu için “başlangıç” anlamına “Fâtiha” adını almıştır. 1 - Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın ismiyle.     2 - Hamd o âlemlerin Rabbi, 3 - O Rahmân ve Rahim,       4 - O, din gününün maliki Allah'ın.     5 - Ancak sana ederiz kulluğu, ibadeti ve ancak senden dileriz yardımı, inayeti. (Ya Rab!).     6 - Hidayet eyle bizi doğru yola,         7 - O kendilerine nimet verdiğin mutlu kimselerin yoluna; o gazaba uğramışların ve o sapmışların yoluna değil.

Kıyametle İlgili Ayetler (Nâzi’ât Sûresi)

Nâzi’ât Sûresinin 34,35 . Ayetinde En büyük felaket (kıyamet) geldiği zaman, o gün insan yaptıklarını hatırlar. Nâzi’ât Sûresinin 42 . Ayetinde Sana, kıyametin ne zaman kopacağını soruyorlar. Nâzi’ât Sûresinin 46 . Ayetinde Kıyameti gördükleri gün onlar, sanki dünyada ancak bir akşam, yahut bir kuşluk vakti kadar kalmış gibidirler.

Kıyametle İlgili Ayetler (Mürselât Sûresi)

MÜRSELÂT SÛRESİ Mekke döneminde inmiştir. 50 âyettir. Sûre, adını birinci âyette geçen “el-Mürselât” kelimesinden almıştır. Mürselât, gönderilenler demektir. Sûrede başlıca, kıyametin, hesap ve azabın gerçekleşeceği, Allah’ın kudreti ve günahkârların akıbeti konu edilmektedir. Mürselât Sûresinin 1,2,3,4,5,6,7 . Ayetinde Ard arda gönderilenlere, kasırga gibi esenlere, hakkıyla yayanlara, hakkıyla ayıranlara, özür ya da uyarı olmak üzere öğüt bırakanlara andolsun ki, uyarıldığınız (Kıyamet) mutlaka gerçekleşecektir. Mürselât Sûresinin 11 . Ayetinde Peygamberler için (ümmetlerine şahitlik etmek üzere) vakit belirlendiği zaman (kıyamet gerçekleşir).

Kıyametle İlgili Ayetler (Müzzemmil Sûresi)

Müzzemmil Sûresinin 14 . Ayetinde Yerin ve dağların sarsılacağı ve dağların akıp giden kum yığını olacağı günü (kıyameti) hatırla. Müzzemmil Sûresinin 17 . Ayetinde Hal böyle iken inkar ederseniz, çocukları ak saçlı ihtiyarlara çevirecek olan bir günden (kıyametten) nasıl korunursunuz?

Kıyametle İlgili Ayetler (Hâkka Sûresi)

HÂKKA SÛRESİ Mekke döneminde inmiştir. 52 âyettir. Sûre, adını birinci âyeti oluşturan “el-Hâkka” kelimesinden almıştır. Hâkka, mutlaka gerçekleşecek olan kıyamet demektir. Sûrede başlıca, Kıyameti inkar edenlerin görecekleri cezalar ve mü’minler ile kafirlerin dehşetli Kıyamet günündeki halleri konu edilmektedir. Hâkka Sûresinin 1 . Ayetinde Gerçekleşecek olan kıyamet! Hâkka Sûresinin 2 . Ayetinde Nedir o gerçekleşecek olan kıyamet? Hâkka Sûresinin 3 . Ayetinde Gerçekleşecek olan kıyametin ne olduğunu sen ne bileceksin?1 Hâkka Sûresinin 4 . Ayetinde Semûd ve Âd kavimleri, yüreklerini hoplatacak olan büyük felaketi (Kıyameti) yalanladılar. Hâkka Sûresinin 13,14,15 . Ayetinde Sûr’a bir defa üfürülünce, yeryüzü ve dağlar kaldırılıp birbirine bir çarptırılınca, işte o gün olacak olmuş(kıyamet kopmuş)tur.